Sırbistan Bujavonac kentinde düzenlenen Uluslararası Dans ve Müzik Festivali’ne, Türkiye’den tek davetli olarak Seferihisar Belediyesi Halk Oyunları Ekibi katıldı.
35 kişilik ekip 8 gün boyunca yöresel dansları, Avrupa’nın dört bir yanından gelen ekipler önünde sergiledi ve katılımcıların büyük beğenisini topladı. Festivalde Roman, Üsküp, Zeybek ve Harmandalı oyunlarını sergileyen Seferihisarlı gençler, Sırbistan, Yunanistan, Hırvatistan, San Marino ve İtalya’ya ziyaretlerde bulundu ve hayatları boyunca kendilerine yön verecek tecrübeler ve yeni dostluklar kazandı.
Türkiye’ye dönüşlerinde geziden oldukça memnun olduklarını belirten gençlerle sekiz gün boyunca yaşadıklarını ve düşüncelerini konuştuk.
İrem Özata (19): Ege Üniversitesi Beden Eğitimi Yüksek Okulu’nda okuyorum. İlk defa yurtdışına çıktım. İki senedir Halk Oyunları Ekibi’ndeyim. Katıldığımız program bizim için çok güzel bir tecrübe oldu. Tekrar gitmeyi çok istiyorum. Bu faaliyetleri destekleyen ve Avrupa’daki yaşıtlarımızla buluşmamıza öncülük eden Belediye Başkanımız Tunç Soyer’e çok teşekkür ediyorum.
Erdoğan Muştu (18): Ekibe bu yıl dahil oldum. Yurtdışına çıktığım ve oradaki ortamı gördüğüm için çok mutluyum. Bundan sonraki hayatımda tekrar yurtdışına çıkmak, orada eğitim almak gibi ideallerim oluştu. Umuyorum hayallerimi gerçekleştirebilirim.
Eda Ürkmez (17): Farklı ülkeleri gezmek çok güzel bir deneyimdi. Yöresel danslarımızı orada sergilemek çok heyecan vericiydi. Avrupa’da insanların yaşam standartları ve birbirlerine olan sıcaklığı ve samimiyeti çok dikkatimi çekti. Tekrar gitmeyi ve orada yaşamayı çok istiyorum.
Etkinlik sonrası açıklamalar yapan Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, Seferihisarlı gençlerin birer dünya vatandaşı olarak yetişmesi için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini söyledi. Başkan Soyer; "Yaptığımız işlerin içerisinde en önemlisini küçük yaşlardan itibaren çocuk belediyemizde bizlerle birlikte olmaya başlayan, birlikte projeler hazırladığımız, kurslarımıza katılan gençlerimizin yetişmesine katkı sağlamak olduğunu düşünüyorum. Gençlerimizin kabuklarını kırmaları ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşayan yaşıtlarının yaşam standartlarını görmeleri, gelecekte kuracakları hayatı direkt etkilediğini düşünüyorum. Günümüz dijital dünyasında yaşıtlarıyla sosyal medya üzerinden bağlantılarının devam etmesi, oradaki dostluklarının sürmesi, hayata başka bir pencereden bakmalarını sağlıyor. Gücümüz yettiğince çok gencimizi yurtdışı programlarına dahil etmeyi ve bu tecrübeyi yaşamalarına yardımcı olmak istiyoruz” dedi.